Sitenizin Değerini Belirlemenize Yardımcı Olacak 50 Soru

Bir siteyi nasıl değerlendirirsiniz? Doğru soruları sorarak bunu yapabilirsiniz.

Birçok şey yanlış gidebilir. Teknik SEO açısından problem olabileceği gibi site içi optimizasyonlar, sayfa hızları veya bunlar gibi çok farklı konularda eksiklikler bulunabilir.

Sitenizin gerçekten değerini öğrenmek ve varsa hataları gidermek istiyor musunuz? Eğer cevabınız evet ise doğru yerde olduğunuzu bilmelisiniz. Aşağıdaki 50 soruya cevap bularak sitenizi değerlendirmeyi başarabilirsiniz.

1. Sayfalarda Birden Fazla H1 Etiketi Var mı?

Bir sayfada birden fazla H1 etiketi olmamalıdır. H1 etiketleri sayfanın konusuna odaklandıkları için her sayfada bundan sadece bir tane olmalıdır. Eğer bir sayfada birden fazla H1 etiketine yer verirseniz bu durumda sayfanın odak noktasını dağıtmış olursunuz.

Google geçtiğimiz günlerde resmi Webmasters Tools YouTube kanalından “H1 Etiketleri birden fazla kullanılabilir.” açıklaması yapmıştı.

Video Kaynak: https://www.youtube.com/watch?v=WsgrSxCmMbM

Yukarıda bir sayfada birden fazla h1 etiketine yer vermemeniz gerektiğini paylaşmıştım. Bu benim tecrübelerime dayanarak yapmış olduğum bir açıklamadır. Ben herşeyin fazlasının zarar olduğunu düşünerekten bu öneride bulundum. Tercih durumu tamamen size bağlıdır.

2. Site Kolayca Taranabilir mi?

Bir siteyi olumsuz yönde etkileyebilecek en önemli sorunlardan birisi 4xx ve 5xx sayfalarının varlığıdır.

Siteniz bu sorunlardan ötürü doğru bir biçimde taranmaktan oldukça uzaksa arama motorları sitenizi değerlendirmede sıkıntı yaşayacak ve sonuç olarak arama performansınızda düşüş yaşanacaktır.

3. Sayfalar Doğru Bir Biçimde Yapılandırılmış mı?

Sayfalar doğru yapılandırılmadığı zaman çeşitli sorunlar ortaya çıkabilmektedir. Hata veren sayfaları doğru bir biçimde yapılandırarak arama motorlarına sayfaları doğru bir biçimde okumaları konusunda yardımcı olabilirsiniz.

Sitenizde “200 OK” niteliğini taşıyan sayfalar varsa ve bunlar “Sayfa Bulunamadı” hatası veriyorsa arama motorları bu sayfaları “200 OK” olarak görecektir. Bu durumda sitenizin taranması ve dizine eklenmesi konusunda ciddi sıkıntılar ortaya çıkacaktır. Bunu çözmenin en kolay yolu sayfaların hata kodlarını doğru bir biçimde yansıtmalarını sağlamaktır. 4xx sayfaları 4xx hatalarını göstermeli, 5xx sayfaları ise 5xx hatalarını göstermelidir. Bu sayfalar için farklı yapılandırmalar kullanmak arama motorlarının kafasını karıştıracaktır.

Özellikle sorunu çözmek yerine farklı göstermeye çalışırsanız problemleriniz daha da büyüyecektir. Bu sorunları doğru bir biçimde tespit etmeli, ardından çözüme kavuşturmalı ve sitenizin kalitesini yükseltmelisiniz.

4. Gezinti Ögeleri JavaScript’e Sahip mi?

Sitenizin gezinti ögeleri JavaScript kullanıyorsa bu durumda siteniz farklı platformlarda veya farklı tarayıcılarda doğru bir biçimde gözükmeyecektir.

Pek çok koşulda gezinti ögeleri için JavaScript kullanmaya gerek yoktur. CSS3 kodlarından faydalanarak gezinti ögelerinin istenildiği gibi çalışması sağlanabilmektedir.

Sitenizde duyarlı tasarım varsa bu şekilde problem yaşamamış olursunuz. Sitenizdeki JavaScript varlığını olabildiğince azaltmaya çalışmalısınız.

5. Sayfalar Kopya İçeriğe Neden Oluyor mu?

Bu siteniz için çok büyük bir problemdir. “Canonical etiketi” doğru bir biçimde kullanılmadığı zaman arama motorları birkaç sayfayı tek bir sayfa olarak görebilmektedir.

Buna engel olmak için söz konusu etiketi en doğru şekilde kullanmalı, birbiriyle gerçekten bağlantılı veya aynı olan sayfaları “canonical etiketi” ile bir araya getirmelisiniz. Bu sayede arama motorlarına sayfalarınızı doğru bir biçimde değerlendirme fırsatı sunabilirsiniz.

6. Siteniz Düz Yapıya mı Sahip?

Sitenizin yapısının düz olması iyi bir şeydir ancak konu odaklanması söz konusu olduğunda bu düz yapı pek işe yaramamaktadır.

Düz yapı tüm sayfalarınızın kök dizininde yer almasına neden olmaktadır. Sayfalar açısından belirli bir konuya odaklanmak söz konusu olmayacağı için sitenizde sıkıntılar yaşanacaktır.

Sitenizin yapısını bölmelere ayıracak şekilde gerçekleştirmeniz durumunda bu sorunu ortadan kaldırabilirsiniz. Aynı konuları belirli bir kategorinin altında bir araya getirerek sitenizi aynı zamanda link yapısı açısından rahatlatabilirsiniz.

Bu tür bir uygulama yaptığınız zaman arama motorları neyi sıralamaya ekleyeceklerini daha net bir biçimde anlayacaktır. Siteniz çok daha kolay bir biçimde ön plana çıkmış olacaktır.

Çok dar bir konuyu ele alan siteler için düz yapı en iyi seçeneklerden birisi olsa bile bu sitelerde dahi doğru gezinti ögelerinin kullanılması son derece önemlidir.

7. Sitede Zayıf İçerikler Var mı?

Kısa olan ama kullanıcının sorusuna cevap verebilecek niteliklere sahip içerikler zayıf içerikler değildir.

Zayıf içerikler sayfa herhangi bir değere sahip olmadığı zaman ortaya çıkmaktadır. Kalite açısından zayıf içerikleri öncelikle kelime miktarına göre yorumlamaya çalışmalısınız. Ardından özgünlük, otorite, uygunluk ve güven gibi konuları hesaba katmalısınız.

• İçeriğiniz kaliteli bir içerik midir?
• İçeriğiniz özgün müdür?
• İçeriğin otoriterliği kullanıcının arama sorgusunu memnun edecek seviyede midir?
• İçerik sorguyla alakalı mıdır?
• İçerik ziyaret edildiği zaman güven vermekte midir?

8. Sitenizde Yeniden Kullanılmış Kod Var mı?

Kodları kopyalayıp yapıştırmak göründüğü kadar basit ve işe yarar bir iş değildir.

Bir siteyi W3C onaylayıcısı ile gözden geçirdiğiniz zaman pek çok hatayla karşılaşabilirsiniz. Bunun temel sebebi siteyi geliştiren geliştiricinin kodu kopyala yapıştır yöntemiyle oluşturmuş olmasıdır.

XHMTL 1.0 için hazırlanmış bir kodu HTML 5 DOCTYPE için kullanmanız durumunda çok fazla hatayla karşılaşabilirsiniz.

Bir siteyi daha önce kullanılmış olan bir DOCTYPE ile farklı bir yere taşımak istediğiniz zaman siteniz farklı tarayıcılarla ve farklı platformlarla istenildiği gibi uyumlu olmayacaktır.

9. Sitenizde Schema.org Yapılandırılmış Verileri Var mı?

Schema Google arama sonuçlarında zengin snippetlara sahip olmak için ihtiyaç duyulan bir unsurdur. Siteniz her ne kadar bu zengin snippetlardan faydalanabilecek bir sektörde yer almasa bile bu verilerin en iyi şekilde yapılandırılmış olması gerekmektedir.

İlk olarak sitenizin ne durumda olduğunu görebilmek için bir denetim gerçekleştirmelisiniz. Sitenizde yapılandırılmış veri namına hiçbir şey yoksa bu durumda aşağıdaki Schema yapılandırılmış verilerini kullanmaya çalışmalısınız:

• Telefon numarası.
• Her sitede yer alan en yaygın elementler.

10. Sitenizde Bir XML Site Haritası Var mı?

Bir sitenin gerçekten kaliteli olduğunu anlamanın en kolay yollarından birisi budur.

Bir XML site haritasına sahip olan site arama motorları tarafından daha kolay bir biçimde taranabilecektir.

Site haritasında 4xx ve 5xx hatalarının olmamasına dikkat etmelisiniz. Canonical olmayan URL’ler konusunda yine dikkatli olmalısınız. Site haritasında engellenmiş sayfaların olmadığından emin olmalısınız. Site haritalarının boyutunun yüksek olmamasına özen göstermelisiniz. Site haritalarında bu tür problemler varsa sitenizin kalitesi önemli ölçüde etkilenecektir.

11. Açılış Sayfaları Doğru Bir Biçimde Optimize Edilmiş mi?

Bazı durumlarda birbirinden farklı sayfalar aynı anahtar kelime için optimize edilmiş olabilmektedir. Bu yaklaşım siteyi konuyla daha alakalı bir yer haline getirmemektedir. Bu yaklaşım arama motorlarının kafasının karışmasına neden olmaktadır.

Bir sayfayı sıralamaya sokmak istiyorsanız bu sayfanın hangisi olduğuna karar vermelisiniz. Arama motorları ilgili sayfayı öne çıkaracaksa bu durumda diğer sayfanın odaklandığı anahtar kelimeyi ortadan kaldırmalısınız.

Aynı anahtar kelime için birden fazla açılış sayfasına sahip olmak aynı zamanda link değerinin düşmesine neden olacaktır. Başka siteler sizin sitenize ilgili konuyla alakalı link vermek istediklerinde bu linkin değeri birkaç sayfaya yayılacağı için azalacaktır.

12. Robots.txt Dosyası Hatasız mı?

Robots.txt site sahibi tarafından doğru bir biçimde yapılandırılmadığı zaman çok ciddi problemlere neden olabilmektedir.

Site denetimi gerçekleştirirken ilk kontrol etmeniz gereken yerlerden birisi bu dosyadır. Çok olmasa bile burada yer alan “Disallow: /” ibaresi bir sitenin dizine eklenmesine engel olabilmektedir.

Bunu yapan site yöneticisi çok kötü bir yöneticidir. Çünkü bu ibareyi ilgili dosyaya eklemiş arama motoru tarayıcılarının siteyi taramasına engel olacaktır.

13. Sitenin Tasarımı Duyarlı mı?

Artık sitelerin mobil versiyonlarının ayrı bir biçimde kullanılması geride kaldı. Sitenizde “m.example.com” gibi bir yapıya artık izin vermemelisiniz. Duyarlı tasarım kullanarak sitenizin tüm cihazlardan doğru bir şekilde gösterilmesini sağlamalısınız.

HTML5 ve CSS3 medya sorgularını kullanarak sitenizi doğru bir biçimde duyarlı tasarıma kavuşturabilirsiniz. Google’ın mobil öncelikli dizin yaklaşımına geçiş yapmasıyla artık bu konuda gerekli adımları atmanız gerekmektedir.

Mobil öncelikli dizin yaklaşımı hakkında daha fazla bilgi almak ve yapmanız gerekenleri öğrenmek için: ayhankaraman.com/mobil-oncelikli-dizinleme bağlantısını ziyaret edebilirsiniz.

14. CSS ve JavaScript Robots.txt Dosyasında Engelli mi?

Bunu ek olarak kontrol etmeniz önemlidir. Robots.txt dosyası CSS veya JavaScript kaynaklarını engellememiş olmalıdır.

Google, 2015 yılında yayınlamış olduğu ciddi bir uyarıyla site yöneticilerine CSS ve JS kaynaklarını engellemeleri gerektiğini bildirmiştir. Kısacası, CSS ve JavaScript kaynaklarını engellemekten uzak durmalısınız.

15. Sitenizde Aşırı Miktarda Dinamik URL Var mı?

Sitenizde yer alan dinamik URL miktarını tespit etmek ve bunlarda sorun olup olmadığını gözden geçirmek çok kolay değildir. Sitenizde yer alan dinamik URL miktarını gözden geçirerek bunların statik URL miktarından fazla olmamasını sağlamalısınız.

Dinamik URL miktarı statik URL miktarından daha fazlaysa sitenizde taranabilirlik açısından ciddi sorunlar yer alacaktır. Dinamik URL miktarı ne kadar fazlaysa arama motorları sitenizi ve sitenizde yer alan içerikleri anlama konusunda bir o kadar fazla zorluk yaşayacaklardır.

16. Sitenizde Çok Fazla Link Var mı?

Sitenizde çok fazla link olması ciddi bir problemdir ama düşündüğünüz tarzda bir problem değildir. Google bir sayfada 100’den fazla link yer alması durumunda o sayfayı dolayısıyla siteyi cezalandırmaktadır.

Linkler ne kadar nitelikli olursa olsun bir sayfada çok fazla link kullanmanız durumunda bu istenmeyen yöntem olarak değerlendirilecektir.

17. Sitenizde Yönlendirme Zincirleri Var mı?

Google yaygın olarak beş yönlendirmeye kadar bir linki takip edebilmektedir. Ancak bu kadar yönlendirme dahi fazladır.

Yönlendirmeler beş yönlendirmenin dışına çıktığı zaman siteniz çok büyük sıkıntı yaşayacaktır. Bununla birlikte bir link için iki veya daha az yönlendirme kullanmak güvenli noktada yer almak demektir. Sitenizin SEO değerlerinin zarar görmesini istemiyorsanız yönlendirme zincirlerinden epey uzak durmalısınız.

18. JavaScript’le Sunulan Linkler Var mı?

Gezinti ögelerini JavaScript ile sunmak kötü bir fikirdir. Bunun sebebi söz konusu yaklaşımın platform ve tarayıcı fark etmeksizin sitenizin düzgün çalışmasına engel olabilecek olmasıdır. Bu durum sitenizin kullanıcı deneyimi değerini olumsuz yönde etkileyecektir.

Bununla birlikte sitenizde yer alan tüm linklerin HTML olarak sunulması gerekmektedir. JavaScript kullanarak link sunmaya çalışmamalısınız.

19. Çapa Metni Aşırı Optimize Edilmiş mi?

Siteniz aşırı optimize edilmiş bir link profiline sahipse ve çapa metinleri hep aynı sözcüklerse bu durumda algoritma cezası almanız kaçınılmaz olacaktır.

İdeal olan çapa metinleri açısından sitenize gelen linklerin karma bir yapıda olmasıdır. Marka adını içeren çapa metinleri yüzde 20-40, tam sözcük içeren çapa metinleri yüzde 5, konuyla ilgili sözcük içeren çapa metinleri yüzde 20 ve açık URL’ler yüzde 30-45 olacak şekilde bir dağılıma özen göstermelisiniz.

Buradaki en büyük zorluk optimizasyon adına herhangi bir kanıt bırakmadan çapa metinleri optimize etmeye çalışmaktır. Arama motorları bu kanıtları inceleyerek sizin aşırı optimizasyon yaptığınızı düşünebilir ve sitenize ceza verebilir. Her zaman doğal olmak kazandırır.

Çapa Metin hakkında daha fazla bilgiye ulaşmak için: ayhankaraman.com/capa-metin bağlantısını ziyaret edebilirsiniz.

20. Sitenizde Canonical Uygulaması Var mı?

Canonical bir URL’yi Google’a gösterme konusunda kullanılan standartlaştırma işlemidir. Kısaca belirtmek gerekirse “canonical etiketi” kullanılarak bir sayfanın asıl kaynağı URL şeklinde Google’a bildirilmektedir.

Bu yaklaşımın doğru uygulanması veya hiç uygulanmaması zaman zaman çeşitli problemlere sebep olabilmektedir:

• Gelen linklerin değeri azalmaktadır.
• Arama motoru sonuç sayfasında birden fazla URL’nin aynı sonuç için yarışması söz konusu olabilmektedir.
• Arama motoru her seferinde aynı içeriği tekrar tekrar taramak zorunda kaldığı için tarama bütçesinin verimsiz bir biçimde kullanılması söz konusu olabilmektedir.

Standartlaştırmaya yönelik problemleri çözmek istiyorsanız canonical etiketinin kullanılmadığı her sayfayı canonical etiketinin kullanıldığı versiyonlarına yönlendirmelisiniz. Henüz sitenizin geliştirilme aşamasında hangi URL yapısının ve hangi canonical URL versiyonunun kullanılacağına karar vermek bu açıdan oldukça önemlidir.

21. Sitedeki Görsellerin Boyutu Büyük mü?

Sitede yer alan görseller çok büyükse bu durumda sitenin yüklenme süresiyle ilgili sıkıntılar yaşayabilirsiniz. Sitenin yüklenme süresi Google tarafından mobil sıralama sinyali olarak görüldüğü için buna dikkat etmeniz gerekmektedir.

Sitenizde 2 MB gibi bir boyutta görseller varsa bu çok büyük bir problemin varlığına işaret etmektedir. Eğer bu görseller gerekli değilse ilk olarak bunları kaldırmalı veya bunları uygun olan çok daha küçük boyuttaki dosyalarla değiştirmelisiniz.

22. Videoların Schema Yapılandırması Eksik mi?

Schema.org yapılandırılmış verilerini videolar için kullanmak mümkündür. Video obje elementlerini kullanarak Schema ile tüm videolarınızı yapılandırılmış veri şeklinde sunabilirsiniz.

23. Sitede Gerekli Sayfa Başlıkları Var mı?

Eksik SEO başlıkları bir site için problem olabilmektedir. Sitenizde SEO başlıkları eksikse veya iyi düzenlenmemişse bu durumda Google onları sayfa içeriğine bağlı olarak otomatik bir biçimde oluşturmaktadır.

Asla Google’ın otomatik bir şekilde başlıkları ve açıklamaları oluşturmasına izin vermemelisiniz. İşinizi şansa bırakamazsınız. Bu nedenle sitenizdeki sayfaların başlıklarını özenle hazırlamalısınız.

24. Sitede Gerekli Meta Açıklamalar Var mı?

Siteniz herhangi bir meta açıklamaya sahip değilse Google meta açıklamayı sayfa içeriğine bağlı olarak otomatik bir biçimde oluşturacaktır. Her zaman Google’ın bunu yapmasını beklemek doğru değildir.

Meta açıklama konusunda bir sorun yaşamak istemiyorsanız her sayfa için ayrı bir meta açıklama girmeye özen göstermelisiniz.

Meta anahtar kelimeleri kullanmaktan kaçınmalısınız. Google bu kriteri artık dikkate almıyor. Diğer arama motorlarının bu kriteri dikkate alması aslında bir şey ifade etmiyor. Sebebi pastanın büyük bir payının Google arama motorunda olmasıdır. :)

25. En İyi Sayfaların Yüklenme Hızı 2-3 Saniyeden Fazla mı?

En iyi açılış sayfalarınızın açılış hızlarını test etmek oldukça önemlidir.

Sayfaların açılış hızları konusunda problem yaşarsanız siteniz beklediğiniz performansı yansıtamayacaktır. Bir sitenin açılması için 15 saniye bekliyorsanız bu çok büyük bir problemdir.

Her zaman sitenizin bir iki saniye içerisinde yüklenmesini sağlamalısınız. Google’ın bu konudaki tavsiyesi 2-3 saniye gibi bir rakamdır. Siteniz bu rakamdan daha hızlı bir biçimde açılıyorsa bu size rekabette olağanüstü bir avantaj sunacaktır.

26. Siteniz Tarayıcı Önbellekleme İmkanından Yararlanabiliyor mu?

Sitelerin tarayıcı önbellekleme teknolojisinden faydalanmaları oldukça önemlidir. Bu teknoloji sitelerin çok daha hızlı bir biçimde açılmasına yardımcı olmaktadır.

Sitenizde önbellekleme teknolojisinden yararlanabilmek için htaccess dosyasına bir takım parametrelerin yerleştirilmesi gerekmektedir. WordPress için bir eklenti kullanabilirsiniz. Kodları elle eklemek istiyorsanız bu durumda teknik bilgisi yüksek olan birisinden destek almalısınız.

27. Siteniz CDN İmkanından Yararlanabiliyor mu?

Bir CDN kullanmak sitenizin olabildiğince hızlı açılmasını sağlar çünkü CDN sunucu ile müşteri arasındaki mesafeyi azaltır. Sitenizin boyutuna bağlı olmak koşuluyla bir CDN kullanmak sitenizin performansını önemli ölçüde yükseltecektir.

28. Sitenizdeki İçerikler Belirli Anahtar Kelimeler İçin Optimize Edilmiş mi?

Bir sitenin belirli anahtar kelimeler için optimize edilip edilmediğini anlamak oldukça kolaydır. Siteniz belirli anahtar kelimeler için optimize edilmemişse büyük bir fırsatı kaçırıyorsunuz demektir.

Anahtar kelimelerin hazırladığınız içerikte doğal gözükmesi gerekmektedir. Eğer anahtar kelimeler için optimizasyon yapan biriyseniz herhangi bir içeriğin hangi anahtar kelime için optimize edildiğini anında anlayabilirsiniz.

Ancak bir içerikte yer alan anahtar kelimeleri gereğinden fazla kullanmanız durumunda içeriğin doğallığını bozmuş olursunuz. Bu nedenle anahtar kelimelerin metnin içerisinde doğal bir biçimde yer almasını sağlamalısınız. Sitenizde olumsuz yönlü bir optimizasyonun altına imza atmak istemiyorsanız içeriği oluştururken anahtar kelimeleri en uygun şekilde kullanmalısınız.

29. Site İçeriği Ne Kadar Optimize Edilmiş?

Her nasıl link elde etmede birbirinden farklı yöntemler varsa içerik optimize etme konusunda da birbirinden farklı yöntemler vardır.

Bazı optimizasyon çalışmaları yüzeysel seviyede olmaktadır. İçeriğin tüketiliş biçimi ve sunuluş biçimine bağlı olarak içeriğin optimizasyon şekli değişiklik gösterebilmektedir.

Bazı içeriklerde ise görseller, linkler ve anahtar kelimeler dahil olmak üzere tam kapsamlı optimizasyon çalışması gerçekleştirilebilmektedir. Aşağıdaki soruları sormanız durumunda içeriğiniz en iyi şekilde optimize edildiğinden emin olabilirsiniz:

• İçeriğin ana gövdesinde hedeflenmiş anahtar kelimeler var mı?
• İçeriğin alt başlıklarında hedeflenmiş anahtar kelimeler var mı?
• İçerikte listeler, görseller ve alıntılar var mı? Oluşturduğunuz içeriklere bunları rastgele yerleştirmeye çalışmamalısınız. Hepsinin bağlamsal olarak içeriği destekleyecek nitelikte olması gerekmektedir.
• İçerikte ön plana çıkartmak için belirli kelimeler koyu veya italik bir biçimde yazılmış mıdır?
• İçerik kolay bir biçimde okunabilmekte midir?

30. Sitenizde Anahtar Kelime Araştırması Yaptınız mı?

Her yere anahtar kelime yerleştirmek uygun bir çalışma değildir. Aranma hacmi gibi çeşitli unsurları göz önünde bulundurmalısınız. Hedef kitleniz ile ilgili olan anahtar kelimeleri bulmaya çaba göstermeli ve bir sonraki içerikte neler yazacağınızı şimdiden düşünmelisiniz. Bu noktada anahtar kelime araştırması devreye girmektedir.

Hedef pazarınızı araştırmadan bir site oluşturmaya çalışmak doğru değildir. Öyle değil mi? Benzer bakış açısıyla hedef anahtar kelimeleri araştırmadan içerik yazmaya çalışmamalısınız.

31. Site İçeriklerini Kontrol Ettiniz mi?

Sitenizde yer alan içerikleri yayınlamadan önce onları tekrar kontrol ettiniz mi?

Bir site denetimi gerçekleştirirken içeriklerde yer alan hataları sonradan fark edebilirsiniz. Dil bilgisi hataları ve diğer türlü önemli içerik hataları karşısında dikkatli olmanız gerekmektedir. İçeriğinizi yayınlamadan önce mutlaka gözden geçirerek bu hataları minimum düzeye indirebilirsiniz.

Oluşturduğunuz içeriklerde bu tür hatalar yoksa SEO çalışmalarınız çok daha iyi performans gösterecektir.

32. Sitedeki Görselleri Optimize Ettiniz mi?

Görselleri optimize etmek dosya adına anahtar kelimeye yer vermek, dosya boyutunu iyileştirmek, dosya yüklenme süresini iyileştirmek ve onları Google görsel aramaya hazır hale getirmek anlamına gelebilmektedir.

Dosya boyutunuz mutlaka sitenizin tasarımıyla uyumlu olmalıdır. Pazarlama çalışması yapıyorsanız görsellerle sitenizin alakasız olmasını istemezsiniz. Öyle değil mi? Benzer yaklaşımdan yola çıkarak hedef kitlenizi yanıltabilecek görsellere yer vermemeye çalışmalısınız.

33. Sitenizde En İyi Site Geliştirme Yöntemleri Uygulanmış mı?

Bu oldukça kapsamlı bir iştir.

Siteniz web geliştirme yöntemlerinden en iyilerini kullanmak durumundadır. Bunlar içi çok farklı standartlar olduğundan hepsini gözden geçirmelisiniz. Gerçekçi yaklaşmalısınız ve sitenin geliştirilmesiyle ilgilenen kişiyle irtibat halinde olup her şeyi açık açık ortaya koymalısınız.

Siteyi teknik olarak en iyi geliştirme yöntemleriyle geliştirmek çok zor bir iş değildir. Sadece bu konuda bilgili olmak ve daha önce benzer projelerde çalışmış olmak gerekmektedir. Mobilin önemli olduğu bu günlerde “en hafif ve en az kaynak tüketeni” geliştirmek gerekmektedir.

Burada en büyük problem SEO uzmanlarının var olan bir şeyi değiştirme konusundaki isteksizliğidir. Geliştirici ekibinde yer alan kişiler siteyi en iyi yöntemlerle geliştirmeye çalışırken SEO uzmanlarının beklentilerini karşılamakta zorlanabilmektedir.

Geliştirme işi size kaldıysa bu durumda W3C standartlarını uygulamaya çalışmalısınız. Bu standartları yakalamayan çok fazla başarılı site olduğu doğrudur. Ancak siz müşteriden gelen talepleri karşılamak zorundasınız. Müşteri ne isterse onu yapmalı ve kontrol mekanizması dahilinde W3C standartlarına uyumluluğu göstermelisiniz.

Bahanelerle müşterilerin karşısına çıkmak sizin profesyonel değil amatör olduğunuzu gösterecektir.

• 1-2 saniyelik yüklenme süresinin hayal olduğunu mu düşünüyorsunuz? CSS Sprite tekniğini ve Adobe Photoshop’ta yer alan kayıpsız sıkıştırma tekniğini kullandığınız zaman bu pek de hayal değildir.
• 2-3 HTTP isteğinden daha azının hayal olduğunu mu düşünüyorsunuz? Sitenizi doğru bir biçimde yapılandırıp gereksiz WordPress scriptlerinden kurtulduğunuz zaman bu pek de hayal değildir.

Sandalyede oturan bir tasarımcı olmaktan sıyrılıp profesyonel bir web geliştiricisi olmalısınız. Ufkunuzu genişletmelisiniz!

Farklı olmalısınız. Gerçek olmalısınız. En iyisi olmalısınız.

Web geliştirme yöntemlerini en iyi şekilde uygulamanın gerçekçi olmadığını düşünmeye son vermelisiniz. Gerçekçi olmayan tek şey davranışlarınız ve öğrenmeye kapalı olan tutumunuzdur. Şimdiden gerekli çalışmalara başlamalı hem kendinizi hem sitenizi geliştirmelisiniz.

34. HTTPS Geçini Doğru Yaptınız mı?

Sitenizi HTTPS geçişine hazırlıyorsanız ilk olarak iyi bir site güvenliği sertifikası almalısınız. Bu sertifikayı almadan ilgili geçişi gerçekleştirmeniz pek mümkün değildir. Güvenlik sertifikası olmadığı zaman HTTPS geçişini yapsanız dahi siteniz istediğiniz şekilde çalışmayacaktır.

Siteniz için alacağınız SSL sertifikasını göz önünde bulundururken desteklediği alan adı miktarına göz atmalısınız. Sitenizde alt alan adları varsa ve siz sadece tek bir alan adında çalışabilecek SSL sertifikası satın aldıysanız bu size büyük ölçüde problem yaşatacaktır.

Bu nedenle SSL sertifikası satın alırken tüm alan adı varyasyonlarında çalışacak bir sertifika satın almalısınız. Bunun için bir miktar daha ödeme yapmanız gerekse bile hatalarla karşılaşmayacak olduğunuzu bilmelisiniz.

35. HTTPS GSC Profili Oluşturuldu mu?

Site denetimleri gerçekleştirdiğiniz zaman ilk kontrol etmeniz gereken alanlardan birisi budur. Siteniz için bir bir “Disavow” dosyası gönderdiğinizde bunu HTTPS profiliniz üzerinden yapmalısınız. GSC yani Google Search Console profilinizin HTTPS siteniz için oluşturulduğundan emin olmalısınız.

Siteniz için bir GSC HTTPS profili oluşturmadığınız zaman eksik raporlama veya aşırı raporlama gibi sorunlarla karşı karşıya kalabilirsiniz. Bunu düzeltmenin yolu ise oldukça basittir. HTTP için oluşturulmuş olan “Disavow” dosyasını HTTPS profiline dönüştürmeli ve onu düzenli olarak güncellemeyi ihmal etmemelisiniz.

36. GSC Ayarları Doğru Yapıldı mı?

Sitenizin erişebilir tek bir versiyonunun olması gerekmektedir. HTTPS veya HTTP kullanıyorsanız, www veya www olmayan kullanıyorsanız tek bir seçim yaparak bunu Google Search Console ayarlarında uygun şekilde yapılandırmak zorundasınız.

Bu yapılandırmayı gerçekleştirmediğiniz zaman sitenizin verilerini inceleme konusunda ciddi sıkıntılar yaşarsınız.

37. Google Analytics Hesabınız Kontrol Ettiniz mi?

Sitenizi HTTP’den HTTPS’ye geçirmiş durumdaysanız sitenizde yaşanacak trafik değişiliklerini en iyi şekilde takip etmek ve doğru kararları alarak sitenizi geliştirmek için Google Analytics hesabınızı kontrol etmelisiniz.

Sitenizin HTTPS versiyonunu Google Analytics hesabınıza kaydettikten sonra sitenizde yaşanan değişiklikleri gözlemlemeye başlamalısınız. Google Analytics hesabınız olmadan sitenizdeki trafik değerlerini tam olarak kontrol edebilmeniz pek mümkün değildir. Özellikle siteniz bir algoritma cezası almışsa neler olup bittiğini öğrenmek için bu hesaba ihtiyacınız olacaktır.

Google Analytics hesabınızda fark ettiğiniz veri değişiklikleri sayesinde zamanında müdahale ederek SEO açısından gerekli değişiklikleri yapıp sitenizin cezalardan etkilenme potansiyelini azaltabilirsiniz.

38. Sitenin Sosyal Medya Hesaplarını Kontrol Ettiniz mi?

Sitenizi denetlerken bu konuda çok fazla eksiğin olduğunu fark edebilirsiniz. Sosyal medyada paylaştığınız linklerin değersiz olduğunu düşünmemelisiniz. Bu linklerde gerçekleştireceğiniz her etkileşim sitenize bir şekilde etki edecektir.

Eğer sürekli sosyal medyada paylaşım yapıyor ama hiçbir şekilde müşterilerinizle etkileşim kurmaktan uzak duruyorsanız bu durumda siteniz için sosyal medya hesaplarını doğru bir biçimde kullandığınızı söylemek mümkün olmayacaktır. Sosyal medyada gerektiği kadar etkin olmamanız sitenizin kalitesini önemli ölçüde etkileyecektir.

39. Sitenizdeki Formlar Düzgün Çalışıyor mu?

Size dönüşüm kazandıracak olan formlar düzgün bir şekilde çalışmıyorsa kaybınız çok büyük demektir. Sitenizde yer alan formların doğru bir biçimde çalıştığından emin olmalısınız.

Sitenizdeki formlar bakım gerçekleştirdiğiniz zaman dahi kontrol edilmesi gereken en önemli elementlerden birisidir. Bu kontrolleri gerçekleştirmek olası hataları ortadan kaldırmak ve yanlış bilgilerin girilmesine engel olmak için gereklidir.

Bir programlama hatasından ötürü telefon numarasına ait bir rakamın eksik olması veya e-posta adresinin eksik olması karşılaşmak isteyeceğiniz türden hatalardan birisi değildir. Bu nedenle gerekli kontrolleri gerçekleştirip sitenizdeki formların düzgün çalıştığından emin olmalısınız.

40. Dönüşüm Takip Scriptleri Düzgün Çalışıyor mu?

Dönüşüm takip scriptlerini düzenli olarak test etmek sitenizin fonksiyonlarının doğru bir biçimde çalıştığından emin olmak için önemlidir.

Dönüşüm takip scriptleriniz hatalı veya eksik çalışıyorsa bu durumda müşterileriniz satın alım gerçekleştirmede sıkıntı çekeceklerdir. Sonuç olarak dönüşüm kaybına uğradığınız için sitenizin performansı ve kalitesi düşecektir.

41. Arama Takibi Doğru Yapılandırıldı mı?

Sitenizde bir arama takibi yapılandırması kurduysanız bu durumda her şeyin düzgün çalıştığından emin olmalısınız.

Yüzeysel baktığınız zaman her şey yolundaymış gibi gözükebilir ancak zaman zaman telefon numaralarında yaşanan değişiklikler bu yapılandırmalar kapsamında aksamaların yaşanması anlamına gelebilecektir. Telefon numarasının eksik olması, yanlış bir numara olması veya aramaların doğru yapılandırılmamış olması bu tip durumlarda sıklıkla karşılaşılacak bir durumdur. Telefon numarasını gözden geçirmek en kapsamlı olan denetimlerde dahi unutulabilmektedir.

Bu nedenle denetim yaparken en ince ayrıntısına kadar her şeyi gözden geçirdiğinize emin olmalısınız.

42. Sitenizde Çok Fazla Sıralı CSS ve JavaScript Kodları Kullanılmış mı?

Sıralı CSS ve JavaScript kodları çok fazla kullanıldıkları zaman siteye zarar verebilmektedir.

Tarayıcılar sitenin görüntüsünü oluşturmaya çalışırken bu kodlar sıkıntı yaratabilmektedir. Aynı zamanda bu kodlar farklı platformlarda ve farklı tarayıcılarda sitenizi görüntülemeye çalışırken problem çıkartabilmektedir.

Web geliştirme çalışmalarınız kapsamında sıralı CSS ve JavaScript kodlarını kullanmaktan olabildiğince uzak durmalısınız. Kodları her zaman CSS stil dosyasına işlemeli ve ilgili JavaScript kodlarını uygun şekilde oluşturmaya çalışmalısınız.

43. Doğru GSC ve GA Üyelikleri Birbiriyle Bağlantılı mı?

Bu çok sık karşılaşılan bir problemdir. Site yöneticileri zaman zaman Google Search Console ve Google Analytics hesaplarını birbiriyle bağlarken hata yapabilmektedirler. Bu durumda sahip olduğunuz mülkler doğru verileri göstermeyeceklerdir.

Sitenize ait verileri doğru bir biçimde takip edemeyeceğiniz için gerekli değişimleri uygun şekilde gerçekleştirme fırsatına da sahip olamazsınız. Bu nedenle her zaman Google Search Console ve Google Analytics hesaplarının doğru bir biçimde birbirine bağlandığından emin olmalısınız.

44. Sitenizin URL’leri Uzun mu?

Sitenize ait URL’lerin olabildiğince kısa olduğundan emin olmalısınız. Özellikle 100 karakterin üzerine çıkan URL’ler sitenizin kullanıcı deneyimi için sıkıntı olabilecektir. URL’lerin gereksiz yere uzun olması kullanıcı deneyimi hatalarına neden olabilecektir. Bir yönlendirme yapmanız gerekiyorsa kısa olanı tutmalı, uzun olanı kısa olana yönlendirmelisiniz.

SEO standartlarında URL’ler için 100 karakter sınırının aşılmaması önemlidir. Kullanılabilirlik ve kullanıcı deneyimi için bu son derece önemlidir. Google her ne kadar uzun URL’leri işleyebilse bile kısa URL’lerin işlenmesi, kopyalanması, yapıştırılması ve sosyal medyada paylaşılması çok daha kolaydır.

Buna ek olarak uzun URL’ler özellikle dinamik olanlar analiz verilerinin incelenmesini zorlaştırma potansiyeline sahiptir. Parametrelerle desteklenmiş dinamik URL’lere sahipseniz bu URL’yi her düzenlediğinizde aynı URL’nin farklı varyasyonu ortaya çıkacaktır. Aynı içerikte olmasına rağmen ortaya çıkan bu varyasyonlar verileri düzgün inceleme konusunda işinizi zorlaştıracaktır. Bu noktada kısa URL’ler devreye girmektedir. Kısa URL’ler analiz sürecini kolaylaştırır, her sayfada özgün içeriğin yer almasını sağlar ve sitenin verilerini raporlama konusunda size daha az zorluk çıkartır.

Her şey bulunduğunuz sektöre göre değişiklik gösterebilir. E-ticaret sitelerinde parametrelerle dolu çok fazla URL yer alabilecektir. Bu noktada URL’leri daha farklı bir biçimde ele almak gerektiğini unutmamalısınız.

45. Sitenizde Anahtar Kelimeler Nasıl Hedeflenmiştir?

Dünya üzerindeki en iyi içeriğe sahip olabilirsiniz. Teknik SEO açısından tam puan almış olabilirsiniz. Siteniz herkesin sitesinden hızlı açılabiliyor olabilir. Ancak en sonunda dönüp dolaşacağınız yer anahtar kelimelerdir.

Anahtar kelime sorguları Google’ın insanların ne aradığını bulmasına yardımcı olmaktadır. Sitenizde ne kadar fazla hedeflenmiş anahtar kelime varsa Google sitenizi arama sonuçlarında konumlandırma konusunda bir o kadar başarılı olacaktır. Hedeflenmiş anahtar kelime tam olarak nedir? Bu anahtar kelimeler kullanıcıların sitenizi bulmak için kullandıkları kelimelerdir ve bunları Google tarafından saptanmıştır. Peki bu anahtar kelimeleri optimize etmenin en iyi yolu nedir?

Anahtar kelime optimizasyonu çalışmalarında dengeli dağıtım önemlidir. Sayfaya ekleyeceğiniz anahtar kelimelerin bir önemi yoktur. Önemli olan doğrusal bir biçimde anahtar kelimeleri içeriğe yaymaktır.

Başlık etiketi ve meta açıklamalar dahil olmak üzere sayfanın en alt kısmına kadar bu anahtar kelimeleri dağıtmak gerekmektedir. Sayfaya rastgele anahtar kelime yerleştirmeye çalışmamalısınız. Anahtar kelime yoğunluğunun çok fazla olmasından arama motorları hiç hoşlanmamaktadırlar.

Anahtar kelime hedefleme ile arama motorlarının istemediği yöntemleri kullanmak arasında çok ciddi farklılıklar vardır. Sitenizde anahtar kelimelerin doğru bir biçimde kullanıldığından emin olmanız gerekmektedir. İstenmeyen ve gereksiz görülen çalışmaların altına imza atmaktan olabildiğince kaçınmalısınız.

46. Google Analytics’te Veriler Açısından Ciddi Değişiklikler Var mı?

Daha önce belirtildiği gibi Google Analytics’te sitenize ait verileri sürekli olarak kontrol etmelisiniz. Bu verilerde anlık düşüşler söz konusuysa bu durumda siteniz ceza almış demektir.

Sitenizin ceza almasını istemiyorsanız veya algoritmalardan minimum düzeyde etkilenmesini istiyorsanız Google Analytics verilerinizi düzenli olarak kontrol etmelisiniz.

47. Sitenizdeki Google Analytics Kurulumu Doğru mu?

Birçok SEO uzmanı Google Analytics kurulumuna gerekli ilgiyi göstermemektedir. Bu nedenle çoğu zaman sitelerdeki Google Analytics kurulumları hatalı olabilmektedir. Bir denetim sırasında sitenizin verilerinin karmaşık veya eksik olduğunu hissettiğiniz zaman ilk kontrol etmeniz gereken nokta sitenize ait mülkün kurulum durumudur.

Site taşıma veya tasarım sürecinde Google Analytics kurulumunu unutmak mümkündür. Bu nedenle mevcut mülkünüze ait kurulum doğru bir biçimde yapıldığından emin olmanız gerekmektedir.

Alan adı değişimleri, genel ve teknik alan adı uygulamaları, site genelinde yapılan değişimler sonrasında Google Analytics ve Google Search Console mülklerinizin doğru bir biçimde kurulup kurulmadığını kontrol etmelisiniz.

Kurulumun hatalı olduğu durumlarda sitenizin beklendiği gibi performans gösteremediğini zannedip yanlış SEO adımları atabileceğinizi unutmamalısınız. Özellikle içeriğe yönelik olarak sitenizin performansı yanlış veya eksik kurulumlar söz konusu olduğunda düzgün bir şekilde takip edilemeyecektir.

48. Google Tag Manager Düzgün Çalışıyor mu?

Sitenize ait raporları incelemek ve takip etmek için Google Tag Manager kullanıyorsanız bu durumda Google Tag Manager’i test etmeniz gerekmektedir.

Raporlama uygulamaları düzgün çalışmıyorsa siteniz ile alakalı analiz verilerine ulaşma konusunda epey sıkıntı yaşayabilirsiniz. Bu durumda yanlış veya eksik verilerden yola çıkarak çeşitli kararlar alacağınız için çalışmalarınızda hata yapabilirsiniz.

Google Tag Asistant’ta yer alan “debug” ve “preview” özelliklerini kullanmak ve Screaming Frog aracından faydalanmak bu problemi yaşamamak için oldukça önemlidir. Sitenizde Google Tag Manager yüklü değilse bu durumda özel aramalardan faydalanmayı düşünebilirsiniz.

Google Tag Manager için geliştirilmiş olan Google Tag Assistant Chrome eklentisini kullanarak Google Tag Manager, Google Analytics ve Google AdWords hesaplarınızda yer alan sorunları giderebilirsiniz. Burada devreye tarayıcıya kaydedilen oturum verileri girmektedir. Bu oturum verileri mülkünüz dahilinde yaşanan her şeyi rapor etmektedir.

49. Sitenizin Daha Farklı Kalite Problemleri Var mı?

Sitenizin kalitesini etkileyecek olan bir diğer etken ise kötü tasarımdır. Bu konuda dürüst olmalısınız. Sitenize ve rakibinizin sitesine aynı anda bakmanız yeterli olacaktır. Rakibinizin sitesi ile sizin siteniz arasında nasıl bir tasarım farkı bulunmaktadır? Hanginizin sitesi çok daha kaliteli durmaktadır?

Bu sorulara cevap vermelisiniz ve dürüst olmalısınız. Gezinti ögelerinden sayfa yapılandırmalarına kadar her şeyi hesaba katmalısınız. Belki sıfırdan bir site tasarlamak mümkün olmayabilir ama bu tür bir durumda tasarımınızı iyileştirmenin çeşitli yollarını bulmalısınız. Tasarıma ek olarak aynı zamanda içerik problemlerini gözden geçirmelisiniz. Kötü görselleri, çalışmayan eklentileri ve sitenizi etkileyen diğer pek çok faktörü düzeltmeyi veya ortadan kaldırmayı düşünmelisiniz.

Belki sitenizin tasarımı bir ceza almanıza neden olmayacaktır ama tüm bu etkenlerin kötü durumda olması sitenizin kalitesini ve performansını önemli ölçüde etkileyebilecektir.

50. Raporlarınız Gerçeği Yansıtıyor mu?

Son olarak değinilmesi gereken konu raporların isabetli olmasıdır.

Çünkü çoğu zaman bir karar vermek için Google Search Console ve Google Analytics verilerinden faydalanırsınız. Bu nedenle her iki serviste de yer alan mülklerinizi kontrol etmeli, ayarların ve uygulamaların düzgün yapıldığından emin olmalısınız.

Verileri raporlama konusunda bir şekilde sıkıntı yaşıyorsanız sitenizi geliştirme fırsatını yitirmiş olursunuz. Gizli trafikler, karanlık trafikler, bilinmeyen kaynaklardan gelen trafikler derken problem her geçen gün biraz daha büyüyebilir.

Trafik istatistiklerine ait bilgileri şeffaf bir biçimde irdelemek için raporları nasıl okumanız ve değerlendirmeniz gerektiğini bilmelisiniz. Bunu bilmezseniz büyük bir problemle karşı karşıyasınız demektir. Üstelik Google bazı durumlarda trafik kaynaklarını saptamak konusunda sıkıntı çıkartabilmektedir.

Bir sitenin kalitesini değerlendirmek asla bitmek bilmeyecek süreçleri içermektedir. Düzenli bir biçimde uygulayabileceğiniz bir takvim oluşturarak ilgili süreçleri takip etmeye çalışmalısınız. Belki yılda bir kez gerçekleştirilecek site denetim çalışmalarını daha sık yapabilirsiniz. Bu sayede ortaya çıkabilecek potansiyelleri çok daha önceden fark ederek gerekli önlemleri alabilme fırsatını elde edebilirsiniz.